02 Aralık, 2012

Mystic River (2003)

IMDB

Yine izlenmemiş ve nasıl olup da izlenmemiş olduğunu anlamadığım bir film daha! Adının etkisi büyük sanırım, izlemeye çeken bir adının olmayışı, daha doğrusu adının ve afişinin ardında fazla bir şey barındırmıyormuş gibi görünmesi yanılttı diye düşünüyorum.


Gayet iyi bir gerilim filmi. Üç çocukluk arkadaşı bir gün oyun oynarken yeni dökülen bir betona adlarını kazırlarken, yanlarında duran bir arabadan inen polis görünümlü adamın o sırada ismini yazmakta olan Dave'i alıp götürmesi ile başlıyor. Adamlar polis değiller ve çocuğu kaçırıyorlar. Diğer iki arkadaşında tüm hayatını etkileyen bu olay ile film iyi bir başlangıç yapmış oluyor.


Yıllar sonra üç arkadaş büyüdüklerinde, kendilerine bir hayat kurduklarında içlerinden birinin 19 yaşındaki kızının cinayete kurban gitmesi sonucunda, tekrar yolları kesişiyor. En asi olanı büyüyüp cinayet masasında polis olmuş ve diğer kızı öldürülen arkadaşı ile katili beraber aramaya başlıyorlar. Yıllar önce kaçırılan üçüncü arkadaşlarından şüphelenmelerini sağlayacak bir takım gelişmeler de yaşanıyor bu arada. Filmin gidişatı da buna inandırıyor izleyiciyi, sonrasında ise güzel bir ters köşe ile öyle olmadığı anlaşılıyor. Cinayeti işleyen umulmadık bir karakter, akılların kenarından köşesinden geçmeyen diyebilirim.



Ters köşe ne kadar iyiyse buna karşılık filmi bitiriş de o kadar kötüydü. Kızının katili olmasından şüphelenen ve arkadaşını öldüren babanın, cinayet polisi tarafından yakalanmayışı, masum kocasının (Dave) durduk yere ölmesine sebep olan histerik karısının bir şey söylemeden, yapmadan durması, sayısız adam öldürüp, soygun yapan kızın babasının ise karısı tarafından 'kral' ilan edilmesi biraz adaletin bu mu dünya tarzında bitirmiş filmi.


Zekice yapılan ters köşenin yarattığı o hoş etkiyi sonuna kadar sürdürmesini beklerdim, son 10 dakikayı saymazsak kaçırılmayacak bir filmdir.

'O gün o arabaya üçümüz de bindik.'