İnsana yeni bir bakış açısı kazandıran filmleri seviyorum. Dramatik bir konudan bu şekilde eğlenceli bir film çıkartabilmek de, seyirci için farklı bir bakış açısı oluşturabilmek ile alakalı.
Filmde tanımadıkları insanların cenazelerine giden, gittikleri cenazenin birinde tanışan bir kız ve oğlan var.
Cenazelere gitmelerinin sebebi farklı; kız, 3 aylık ömrü olan bir kanser hastası olduğundan, oğlan da anne ve babasını kendisinin de onlar ile birlikte geçirdiği bir trafik kazasında kaybetmiş ve aynı zamanda aylarca komada kalmış ve anne babasının cenazesine katılamamanın eksikliğini yabancıların cenazelerine katılarak gidermeye çalışıyor. Garip oğlan ile; özellikle kuşlar, böcekler ve içinde yaşadığımız tüm canlı türlerine büyük ilgi duyan garip kızın hikayesi. İkisinin de hayatı, yaptıkları aktiviteler ve ilgi alanları gariplikler ile dolu fakat filme esas farklılığı katan da onların bu hayat dolu masum, naif halleri olmuş.
.jpg)
'Şarkıcı kuşlar sabahları neden ötüyorlar?
Her sabah yaşadıklarını tekrar fark ederek, seviniyorlar. Çünkü güneş battığında öleceklerini sanıyorlar'
Filmin sonunda cenazede konuşmak için söz isteyen oğlan hiçbir şey söyleyemeden öylece kızın ömrünün son 3 ayına sığdırdıkları aktiviteleri, hatıraları beyninde canladırarak, konuşma yapmadan kalması ayrıca etkileyiciydi.
'Why do you live for?'
Kayıtlar
