10 Şubat, 2012

Ölü Zaman Gezginleri



Son zamanlarda arka arkaya okuduğum kısa ve buna rağmen iyi olmayı başaran kitapların etkisindeyim hala. Son olarak da Hasan Ali Toptaş'ın kısa 16 adet öyküden oluşan bu kitabını okudum. 
Düş ve gerçeğin iç içe geçmesi, sınırların flulaşması, tam şu an öyküde gerçeğin içindeyim derken, birden düş kısmına geçivermesi, sonra tekrar gerçekle buluşturması okuyucuyu ilginçti. Düş ve gerçeğin nerede başlayıp nerede bittiğini okuyucunun her defasında farklı anlam çıkararak bulabilmesini istedi belki de yazar. Hem iyi kurgulanmış, hem de edebi yönü oldukça doyurucu ve detaylı öykülerdi. Yazar için düz yazı ile şiir yazar yorumunu okumuştum, abartı olmadığının ispatıydı her öykü.
En beğendiğim öykü ise 'Dünya Bir Gülnida' oldu. 
Favori yazarlar listeme biraz geç keşfetmiş olsam da ekleyeceğim bir yazar. Yapmak istediğim alıntılar;
'.. kimileri vardı ki o yaşamın içinde, bulunmaz'ı bulmak için yaratıldıklarına inanan birer sürek avcısıydılar ve henüz sözcüklerle sınırlandırılmamış olan her şeyin peşindeydiler.'
'Geleceği ele geçirmek adına, geçmişe saçıp savurduğumuz kendimizden henüz kurtulamamıştık.'
'Gitmek fiilinin altını çift çizgiyle en güzel trenler çizebilirmiş'
'Evin içindeki eşyaların birbirleriyle fısıldaşarak beni sessizce boğmaya çalıştığını, bilmiyormuş gibi biliyorum. Evet, sessizce; çünkü sessizliğin sesten daha güçlü ve daha acımasız olduğunu biliyor bu kahrolası eşyalar!'
İyi ki kitaplar var!


Kitabı okurken dinlenebilecek mükemmel bir öneri.